Yusuf uyanınca Rab’bin meleğinin buyruğuna uydu ve Meryem’i eş olarak yanına aldı. Ama oğlunu doğuruncaya dek Yusuf ona dokunmadı. Doğan çocuğun adını İsa koydu. Matta 1:24-25
Elizabet’in yanından ayrıldıktan sonra ve Yusuf’la birlikte yaşamaya başlamadan günler önce Meryem için rahatsız edici bir dönem olmalıydı. Kime güvenmek zorundaydı? Ona inanan biri var mıydı – bir ebeveyn, abla ya da ağabey, bir arkadaş? Bağrışmalar ve ağlamalar ya da soğuk bir sessizlik var mıydı? Bunu bilmiyoruz. Ama Tanrı’nın Yusuf’la konuştuğunu ve kısa bir süre sonra Meryem’in yanında yine birinin olduğunu biliyoruz. Ona inanan biri; onu anlayan biri. Yusuf, Meryem’in arkadaşları ve ailesi arasında yaşanabilecek her türlü kargaşayla başa çıkmasında ve hamileliğin ilerleyen aylarıyla da başa çıkabilmesinde Meryem’in yanında olacaktı.
Tanrı başka insanlara ihtiyacımız olduğunu bilir; Meryem’in her şeyi tek başına yapmasını sağlayabilirdi, ama bunu yapmadı. İsa bile her şeyi tek başına yapmadı; on iki havari seçti. Peki ya siz, sizin yanınızda kim var? Belki bir eş, bir evlat, bir arkadaş ya da bir komşu. Umarım kilise. Ve hepsinden önemlisi, her zaman sizinle birlikte olacağına ve sizi asla yalnız bırakmayacağına söz veren İsa’nın Kendisi. O sizi seven ve sizin için kendini feda eden Tanrı’nın Oğlu’dur (bkz. Galatyalılar 2:20) ve sonsuza dek O’nunla birlikte olmanızı istemektedir. Siz O’nun sevdiği kişisiniz.
Dua Edelim: Rab İsa, yalnız olduğumda sana sığınmama yardım et. Amin.