Ama İsa yüksek sesle bağırarak son nefesini verdi. O anda tapınaktaki perde yukarıdan aşağıya yırtılarak ikiye bölündü. (Markos 15:37-38)
O Cuma Şabat günü için hazırlık yapan bir kâhin olduğunuzu farz edin. Ne kadar da gergin bir gün olurdu. Hava yarı karanlık ve etrafta kimse yok.
Birkaç saat geçtikten sonra deprem oluyor. Garip bir ses duyuluyor ardından; ne olabilr acaba? Başınızı sesin geldiği yöne çeviriyorsunuz ve şaşkınlıkla karışık bir korku yaşıyorsunuz. Tapınağın perdesi yukarıdan aşağıya yırtılarak ikiye bölünmüş. Tanrı’nın en kutsal mekânı olan tapınağın muhtemelen hiç girmediğiniz kutsal odası şimdi gözlerinizin önünde.
Kâhinler büyük ihtimalle dehşete kapılmışlardı. Perdelerin amacının Tanrı’nın kutsal varlığını korumak olduğunu herkes bilirdi. Hiçbir günahlı insan O’nun huzuruna çıkıp da yaşayamazdı. Ama artık halıdan daha kalın, büyük, delinmesi imkânsız olan o önemli perde ortadan ikiye ayrılmıştı. Tanrı artık huzuruna tüm insanlığı kabul edecekti.
Kutsal Kitap’ın İbraniler bölümünde Tanrı’nın bu olayı neden gerçekleştirdiği açıklanır. Benzetmelere başvurularak İsa’nın kendi bedeni ve ölümüyle birlikte tüm insanlığa nasıl RAB’bin yolunu açtığı yazılmıştır. İbraniler’e Mektup 10.bölüm 19 ve 20.ayetler şöyle diyor: “Bu nedenle, ey kardeşler, İsa’nın kanı sayesinde perdede, yani kendi bedeninde bize açtığı yeni ve diri yoldan kutsal yere girmeye cesaretimiz vardır.”
Tanrı’dan çekinmemize artık gerek kalmadı. İsa Mesih o yolu bizler için açtı. İsa Mesih sayesinde Baba Tanrı’nın huzuruna azılı günahkârlar olarak değil, sevgili çocukları olarak çıkıyoruz. İbraniler Mektubu 22.ayette dendiği gibi: “Öyleyse yüreklerimiz serpmeyle kötü vicdandan arınmış, bedenlerimiz temiz suyla yıkanmış olarak, imanın verdiği tam güvenceyle, yürekten bir içtenlikle Tanrı’ya yaklaşalım” (İbraniler 10:22).
GÜNÜN DUASI: Sevgili Babamız, Rab’bimiz İsa Mesih’in aracılığıyla senin bağışlayıcılığına iman ederek sana cesaretle yaklaşmamız için yardım et bize. Amin.