“Ey Yeruşalim! Peygamberleri öldüren, kendisine gönderilenleri taşlayan Yeruşalim! Tavuğun civcivlerini kanatları altına topladığı gibi ben de kaç kez senin çocuklarını toplamak istedim, ama siz istemediniz. Bakın, eviniz ıssız bırakılacak! Size şunu söyleyeyim: ‘Rab’bin adıyla gelene övgüler olsun!’ diyeceğiniz zamana dek beni bir daha görmeyeceksiniz.” (Matta 23:37-39)
Sen insanları özgürlüklerine kavuşturmak istersen ama onlar bunu istemezlerse ne olur? Tuhaf bir soru gibi geliyor ama bu durum Musa İsrail halkını kölelikten vaat edilen toprağa götürürken başına tekrar tekrar gelmişti. Tanrı, halka bir bulut ve ateş sütununun içinden yol gösteriyor, onlara mucizevi şekilde yiyecek ve içecek sağlıyor ve onları tehlikelerden koruyordu. Ama insanlar tekrar tekrar, fikirlerini değiştiriyorlardı. Onlar köleliğe geri dönmek istiyorlardı çünkü köleyken işlerin daha kolay olduğunu düşünüyorlardı.
Bugünkü okumamızda İsa Yeruşalim halkının aynı davranışından dolayı kederleniyor. Mesih İsa onları kötülüğün gücünden kurtarmaya geldi ama şehrin ileri gelenleri O’na komplo düzenlediler, sıradan insanlar da liderlerini takip ettiler. Birkaç gün sonra “Çarmıha ger!” diye bağıracaklardı. İsa onları özgür kılmak istedi, ama bazıları özgür olmak istemedi.
Birçok insan şöyle sorar: “Tanrı neden insanların tavırlarını değiştirmiyor. Eğer insanlar O’nu reddediyor ve cehenneme giden yolda yürüyorlarsa neden Tanrı sihirli bir biçimde onarın fikirlerini değiştirmiyor?” O’nu reddedecek kadar aptalca davrandığımız zamanlarda bile Tanrı bizim özgür irademize saygı duyar. Eğer biz köle olarak yaşamakta ısrar edersek O bizi özgür kılmaz. O her türlü mucizeyi gerçekleştirecek güçtedir. Ama bizim O’nu reddetme özgürlüğümüzü elimizden almayacaktır.
Bu bugün de geçerli bir durum. İsa bize seslenir, çağırır, bizi davet eder, bizimle konuşur… Ama bizi zorlamaz. O bizim için canını çarmıhta feda etti. Ve ölüme karşı kazandığı zaferi bizimle paylaşmak için ölümden dirildi. Ama bu armağanı almak için bizi zorlamıyor. Bizi çok seviyor ve her zaman bekliyor, sabırla bekliyor. Bizi imana çağırıyor, Kutsal Ruh’un bizde yaptığı iyi işe, “Rab’bin adıyla gelene övgüler olsun” diye cevap vermemizi bekliyor.
Dua Edelim: Ya Rab, Senin Kutsal Ruh’un benim Sana olan imanımı güçlendirsin ve yüreğimi Sana çevirsin. Amin.
Düşün ve Tartış
- Bizim için iyi olana neden direniriz?
- Sevdiğin bir insan kendisi için iyi ve gerekli olan bir şeyi reddettiği zaman nasıl hissediyorsun?
- Senin iyiliğin için olduğu halde Tanrı’ya “Hayır, istemiyorum” dediğin bir şey var mı?