O da öğrencilerinden ikisini şu sözlerle önden gönderdi: “Kente gidin, orada su testisi taşıyan bir adam çıkacak karşınıza. Onu izleyin.” (Markos 14:13)
Fısıh bayramının ilk günüydü. Mesih ve takipçileri yemeğe hazır olmalılardı. Kullanabilecekleri bir evleri olmadığı için İsa’ya nereye gidebileceklerini sordular. Mesih’in komutu takipçilerinin yüzlerinde şaşkın ifadelerin oluşmasına yol açmış olsa gerek: “Kente gidin, orada su testisi taşıyan bir adam çıkacak karşınıza. Onu izleyin.”
Günlük hayatta testi taşıyan kadınlara rastlamak zor değildi ki özellikle tatil zamanlarında yemek pişirme, bulaşık yıkama gibi işlerden dolayı bunun olma ihtimali daha fazlaydı. Ama bir adam mı? Olamaz, bir erkeğin işi değildi bu. Bu yüzden öğrenciler testi taşıyan bir erkek gördüklerinde doğru kişiyi bulduklarını anlamışlardı. Başkası olma ihtimali yoktu!
İsa Mesih’in neden böyle bir emir verdiğini bilmiyoruz. Ev sahibi aileyle bir anlaşması mı vardı? Tamamen bir mucize miydi? Belki de İsa Mesih böyle olması gerektiğini öngördü. Kutsal Kitap bununla ilgili herhangi bir ipucu vermiyor ki zaten önemli de değil. Takipçiler doğru adamı bularak takip ettiler. Doğru yere vardıklarında da Fısıh yemeği için hazırlığa başladılar.
“Taşımasını beklemediğiniz bir şeyi taşıyan adamı arayın” diyor Mesih havarilerine. Bize de, “Taşımasını beklemediğiniz şeyleri, yapmasını beklemediğiniz işleri yaparak çarmıha yürümüş olan İnsanoğlu’nu, Mesih’i takip edin” diyor.
GÜNÜN DUASI: Bize mucizeler ve şaşırtıcı yollarla hizmet ettiğin için sana şükürler olsun Yüce Rab’bim. Amin.