“Beni seviyorsanız, buyruklarımı yerine getirirsiniz. Ben de Baba’dan dileyeceğim. O sonsuza dek sizinle birlikte olsun diye size başka bir Yardımcı, Gerçeğin Ruhu’nu verecek. Dünya O’nu kabul edemez. Çünkü O’nu ne görür ne de tanır. Siz O’nu tanıyorsunuz. Çünkü O aranızda yaşıyor ve içinizde olacaktır. Sizi öksüz bırakmayacağım, size geri döneceğim. Az sonra dünya artık beni görmeyecek, ama siz beni göreceksiniz. Ben yaşadığım için siz de yaşayacaksınız. O gün anlayacaksınız ki, ben Babam’dayım, siz bendesiniz, ben de sizdeyim. Kim buyruklarımı bilir ve yerine getirirse, işte beni seven odur. Beni seveni Babam da sevecektir. Ben de onu seveceğim ve kendimi ona göstereceğim.”
Bebekleri bilirsiniz, yabancı birinin kucağında oldukları anda huysuzlanmaya başlarlar. Anne-babalarından ayrılmaktan hazzetmezler. Gözleri hep anne-babalarını arar. Alışılmadık bir yerde yalnız kaldıklarında da ağlarlar.
Bebekler için olduğu gibi yetişkinler için de normal bir durumdur bu. Yalnız kalmayı sevmeyiz. Bizi seven birileri etrafımızda yoksa doğal olarak korkarız ve kendimizi yalnız hissederiz. Tanrı bunu bildiğinden dolayı böyle hissettiğimiz anlarda kendisine güvenelim diye birçok vaatte bulunuyor bizlere.
Bugünkü müjde okumamız bu vaatlerden birkaçını içeriyor. Okuduğumuz parça İsa Mesih’in, ölmeden önceki son gece havarilerine söylediklerinden.
Henüz onlar bunu bilmese de bu birlikte geçirdikleri son akşam ve birlikte yiyecekleri son akşam yemeğiydi. Birkaç saat içinde İsa tutuklanacak, yargılanacak ve öldürülecekti. Öğrencilerinden ayrı düşecekti. Bu nedenle de onları gelecek olan ayrılığa hazırlıyordu.
Korktuklarını bildiği için onlara yalnız kalmayacaklarının garantisini verdi. “Ben de Baba’dan dileyeceğim. O sonsuza dek sizinle birlikte olsun diye size başka bir Yardımcı verecek” sözlerini bu bağlamda söylemiştir.
Bu yardımcının aralarına gelecek bir yabancı olacağı kaygısına kapılmalarına gerek yoktu. Nitekim Mesih, şu sözleri söyledi: “Siz O’nu tanıyorsunuz. Çünkü O aranızda yaşıyor ve içinizde olacaktır.”
Mesih’in “Yardımcı” olarak söz ettiği kişi Kutsal Ruh’tu. Üçlü Birlik’in üçüncü kişisi olan Kutsal Ruh, içimizde yaşayarak Mesih’e inan etmemiz için kalbimizde iman tohumlarını yeşertir. Yani bizleri Tanrı’nın çocukları yapan O’dur. Ayrıca, daima bizimle birlikte olduğu için de asla yalnız değiliz.
Ama İsa’da öğrencileri için -ve bizim için de- daha da fazla teselli vardır. Ölümden dirildikten sonra öğrencilerine, dünyaya tekrar döneceğinin sözünü vermişti: “Sizi öksüz bırakmayacağım, size geri döneceğim.” Aynı şekilde, dünyanın sonunda yabancı biri değil İsa Mesih’in kendisi bize geri gelecektir.
İsa bu durumu bir cümlede özetliyor: “O gün anlayacaksınız ki, ben Babam’dayım, siz bendesiniz, ben de sizdeyim.” O’nun bu sözleri ne anlama geliyordu?
İsa bunu şu ifadeyle biraz açıklıyor: “Siz bendesiniz, ben de sizdeyim.” Diğer bir deyişle, Mesih ölümden dirildi. Mesih’i dirilten ilahi güç bir gün aynı şekilde bizleri de diriltecektir. Biz Mesih’te, Mesih de bizde olduğu için sonsuz hayatın mirasçılarıyız.
O, “Kim buyruklarımı bilir ve yerine getirirse, işte beni seven odur” diye de buyurmuştur. İsa Mesih’te olmak O’nu sevmek anlamına gelir. Kötülük ve bencillik içinde yaşamam olanaksızdır artık. Ben Mesih’te, Mesih de bende olduğu için O’nun ışığı benim hareketlerime yansımalıdır.
Fakat belki de en güzel cümle, okuduğumuz son kısımdadır: “Beni seveni Babam da sevecektir. Ben de onu seveceğim ve kendimi ona göstereceğim.”
Mesih’te olmak ve Mesih’in de bizde olması sevgi demektir. Baba Tanrı’nın, bizleri biricik oğlu İsa Mesih’i sevdiği gibi sevmesi demektir. Bundan daha güçlü bir sevgi olamaz.
Bu aynı zamanda Mesih’in bizi sevmesi ve bize kendini göstermesi anlamına da gelir. Bizler O’nun halkı olacağız, O da bizim Rab’bimiz ve Kurtarıcı’mız olacak. Hiçbir zaman terk edilmeyeceğiz.
Tanrı’nın bize olan sevgisini, İsa Mesih’in bizi Tanrı’nın çocukları yapmak için göğsünü gererek ölüme doğru nasıl gittiğinde görebiliriz. İsa Mesih bizi sevdiği için asla yalnız değiliz.
Dua edelim: Her şeye gücü yeten Tanrımız. Sen Kutsal Ruhun’u bizi gerçeğe yönlendirmesi, teselli etmesi ve eğitmesi için verdin öyle ki mahvolmayalım ama Mesih’te kalalım. Bize gösterdiğin sevgi için sana şükrediyoruz. Amin.