Kilisede bugün Eski Antlaşma’daki en önemli kadın karakterlerden biri ve İbrahim’in karısı Sara’yı anıyoruz. Tanrı’dan eski hayatlarını, evlerini, ailelerini, putlarını bırakmaları üzerine bir çağrı aldıktan sonra kocasının, Kildaniler’in Ur şehrinden Haran’a, ardından da Kenan’a kadar yaptığı yolculukta yanında olmuştu. Sara ve İbrahim Tanrı onlara bir çocuk, İsak’ı, vaat edene kadar yaşlanıncaya kadar çocuksuz kalmışlardı. Sara’nın imanından İbraniler 11:1’de şöyle bahsedilir: İbrahim, yaşı geçmiş ve karısı Sara kısır olduğu halde, imanı sayesinde vaat edeni güvenilir saydığından çocuk sahibi olmak için güç buldu. Sara aynı zamanda misafirperverliğinden(Yaratılış 18:1-8) dolayı da İbrahim’in karısı ve Sara’nın annesi olarak onurlandırılmıştı. 127 yaşında hayata veda ettikten sonra Makpelak mağarasına gömüldü. Tanrı, zamanında kısır olan Sara’nın mucizevi bir şekilde çocuk sahibi olmasını sağlayarak soyundan gelecek olan başka bir kadının, yani Bakire Meryem’in rahminin kutsal meyvesi olan İsa Mesih’i doğurmasının yolunu açmıştı.
Dua Edelim: “Her şeyin Baba’sı ve RAB’bi, Sara’ya lütfederek çok yaşlı olmasına rağmen rahmini kutsadın, halkının soyunu devam ettirecek olan bir çocuğu müjdeledin ona. Vaftizimizle birlikte senin tarafından kutsanma ve Ruh’unun meyveleriyle dolarak krallığına girme umudunu bahşet bize; tek Tanrı’da Kutsal Ruh ve seninle sonsuza dek yaşayan ve hüküm süren oğlun İsa Mesih’in adıyla” Amin.