Yahudi adetlerince çocuk doğumdan sonra sekizinci gününde sünnet edilerek isim alırdı. Kilisede bugün de “Mesih’in sünnetinin ve İsim Alışının Bayramı” olarak anılır ve hem isim alışını hem de sünnetini kutlarken “insan günahı için kefaret olarak belirlenmesini” (p. 1078) hatırlıyoruz. İsmi bir melek tarafından kondu çünkü “Halkını günahlarından O kurtaracak” (Matta 1:21). İsa sünnetiyle birlikte ilk kanını akıtmış oldu aslında bizler için. İsa Mesih’in sünneti aracılığıyla bütün insanlık sünnet edildi. Nitekim Mesih bütün insanlığın temsilcisidir. O’nun sayesinde Eski Antlaşma’da bahsedilen sünnetin şu gibi yararlarını da almış olduk: günahların bağışlanması, aklanma ve Tanrı Halkı’nın bir parçası olma. Elçi Pavlus Yeni Antlaşma’da, sünnetin benzeri olan vaftiz sakramentini “Mesih’in gerçekleştirdiği sünnet” olarak aktarır. (Koloseliler 2:11).
Dua Edelim: “RAB Tanrı, kurtarıcımız olan biricik oğlunu yasayı tutmaya yükümlü kılarak kutsal kanını bizler için akıtmasını sağladın. Bizleri ruhta sünnet ederek kalplerimizin günahtan arınmasına izin ver; tek Tanrı’da Kutsal Ruh ve seninle sonsuza dek yaşayan ve hüküm süren oğlun İsa Mesih’in adıyla” Amin.