Sevinç Ve Korku

 

Ama melek ona, “Korkma Meryem” dedi, “Sen Tanrı’nın lütfuna eriştin. Bak, gebe kalıp bir oğul doğuracak, adını İsa koyacaksın. O büyük olacak, kendisine ‘Yüceler Yücesi’nin Oğlu’ denecek. Rab Tanrı O’na, atası Davut’un tahtını verecek. O da sonsuza dek Yakup’un soyu üzerinde egemenlik sürecek, egemenliğinin sonu gelmeyecektir.” Luka 1:30-33

Meryem bu vaadi hemen anlamıştı. Davut’un tahtını miras alacak bir oğul mu? İsrail’i sonsuza dek yönetmesi için mi? Bu bebek Mesih olmalıdır. İbrahim’e verdiği sözden iki bin yıl sonra, Tanrı sonunda vaadini yerine getiriyor. Ve Meryem çok sevinçlidir! Bu büyük olayın bir parçası olacaktır. İlk kez doğum yapacak. Bu bebeği emzirecek, altını değiştirecek, yürümeyi, konuşmayı, ev işlerini yapmayı ve davranışlarına dikkat etmeyi öğretecek – her insan çocuğunun öğrenmesi gereken her şeyi ona öğretecek. Sevinç ve korku hissetmiş olmalı. Ama Tanrı onun yanında olacaktı, tıpkı hayatımızı etkileyen zorlukları göğüslememizi istediğinde bizimle olduğu gibi. Ve Tanrı bedenlerimizi ve zihinlerimizi başkalarıyla ilgilenmek için kullandığında İsa’yı yüceltiriz. İsa Mesih tüm bu zorlukları yakından tanıdı. Bedeniyle ızdıraplar içinde kalarak uğrumuza canını ölüme teslim etti ve üç gün sonra dirildi!

Dua Edelim: Tanrım, zorluklarla yüzleşirken bana kendi bedenimden ve zihnimden daha yakın ol. Amin.

Facebook
Twitter
WhatsApp
E-Posta

Benzer Yazılar

Yorumlar